drsevilayzorlu@gmail.com
TEL : 0242 316 98 99
Cetad Antalya Bölge Temsilcisi
AİLE İÇİ ŞİDDET
AİLE İÇİ ŞİDDETE MARUZ KALAN ÇOCUKLAR

Küçük çocuklar normal olarak, karanlık korkusu gibi “sıradan” anksiyetelerini bile, eÄŸer “iyi davranırlarsa” gelecekte ödüllendirilecekleri ÅŸeklinde iyimser telafi edici doyum düÅŸlemleriyle yatıştırırlar. Bu türden düÅŸlemler, tehdit içeren durumlarda etkili bir biçimde iç rahatlatır. Kötüye kullanıma uÄŸrayan çocuklar da benzer düzenekleri kullanırlar. Sevgi dolu iliÅŸkileri ve gelecek mutlulukları hayal ederler. Ayrıca gerçeÄŸi disosiye edebilirler ya da çarpıtabilirler. Böylece bazı ÅŸeylerin olmadığına, fiziksel, duygusal ya da cinsel olarak kötüye kullananın güvendikleri anne ya da babaları deÄŸil, baÅŸka birisi olduÄŸuna ya da olan bitenin o kadar da acı verici olmadığına kendilerini inandırabilirler.

ÇocuÄŸun kötüye kullanılması erken yaÅŸlarda olduÄŸunda, örselenmenin kendisi ve ana baba ya da çocuktan sorumlu olan kiÅŸilerce yüzüstü bırakılma, kandırılma, ihanete uÄŸrama nedeniyle, olaÄŸan koruyucu düÅŸlemler daha katı ya da daha az kullanılabilir hale gelir. Hatta benliÄŸin olgunlaÅŸma sürecinin bazı yönleri ketlenir. Çünkü yukarıda belirtildiÄŸi gibi, çocuklukta benliÄŸin normal olgunlaÅŸma süreci düÅŸlemler çevresinde geliÅŸir. Kötüye kullanılma ise, bu sürecin bazı yönlerini ketler. BenliÄŸin olgunlaÅŸma sürecindeki bu türden kesintiler, kendilik imgesinin bütünleÅŸmesine bir engel oluÅŸturabilir ve gelecekteki geliÅŸim üzerinde yıkıcı etkiler doÄŸurabilir, zedelenebilirliÄŸe zemin hazırlar. Bu erken örseleyici yaÅŸantılar, gelecekteki kötüye kullanılmaya verilecek yanıtı da ÅŸekillendirir.

AÄ°LE Ä°ÇÄ° ŞİDDETE TANIK OLAN ÇOCUKLAR

Aile içindeki ÅŸiddete görsel ya da iÅŸitsel olarak tanık olan çocuklara “sessiz”, “unutulmuÅŸ” ya da “görünmez” kurbanlar adı verilmektedir (Edleson 1999). Bu çocuklar son yıllarda duygusal kötüye kullanılma kategorisi içinde düÅŸünülmektedir. DoÄŸrudan ÅŸiddete maruz kalmasalar da, bu çocuklar diÄŸer kötüye kullanılmış ya da ihmal edilmiÅŸ çocuklarla aynı türden belirtileri göstermektedir (Stephens 1999).

Annenin ÅŸiddet gördüÄŸü durumlarda, çocuÄŸun örselenmesi, annenin dövülmesi bittikten sonra da sürmektedir. Bu çocuklar, yardıma gereksinimi olan, yaralanmış, berelenmiÅŸ bir annenin bakımını üstlenmek zorunda kalmaktadırlar. Bu, yalnızca bir fiziksel bakım üstlenme durumu ya da ÅŸiddet gören annenin, yeterli annelik yeteneklerini kaybetmesinden dolayı ihmale uÄŸrama ile sınırlı deÄŸildir. Çalışmalar göstermektedir ki, dayak yiyen kadınlarda psikiyatrik bozukluklar, en basitinden depresyon oranı yüksektir (Yüksel ve Kayır 1986).

Çocuk, içinde bulunduÄŸu ortamın havasındaki bu çökkünlük duygularını içselleÅŸtirecektir. Ayrıca çökkün bir anneden psikolojik olarak ayrılmak ve bireyleÅŸmek (Vahip 1993), çocuk için iki ayrı zorluk taşır. Birincisi, yeterli doyuma ulaÅŸamayan çocuk, tam olarak ne beklediÄŸini bilemeden anneye yapışır. Ä°kincisi, çökkün bir anneyi kendi haline bırakıp da kendi yoluna gidemez, suçluluk duyar. Suçluluk duygusunun kaynaklarından biri, yeterli doyumu saÄŸlamayarak çocuÄŸu engelleyen anneye yönelik saldırganlıktır. ÇocuÄŸun, örselenmiÅŸ durumdaki anneye duyduÄŸu saldırganlığı üstlenebilmesi çok zordur. Bu nedenle, çocuk yaşına ve geliÅŸimine göre, bölerek, yadsıyarak, bastırarak ya da baÅŸka savunmalar aracılığıyla saldırganlığından kurtulmaya çalışacaktır. Ancak bunun bedeli büyüktür. Çünkü yaÅŸam içinde, haklarımızı koruyabilmek, kendimizi ifade edebilmek, giriÅŸken olabilmek, bizim için önemli kiÅŸilerle eÅŸit iliÅŸkiler kurabilmek için hepimizin bir miktar saÄŸlıklı saldırganlığa gereksinimimiz vardır. Bu makalenin boyutlarını aÅŸtığı için saldırganlık/ÅŸiddet ayrımına ve ÅŸiddetin kendi içinde sınıflandırılmasına deÄŸinilmeyecektir. Aile içi ÅŸiddetin “sessiz” tanığı ile devam edecek olursak; böyle bir çocuk, annesine annelik yapmak gereksinimi duyar. Rollerin deÄŸiÅŸtiÄŸi bu çarpık iliÅŸki, özerkliÄŸi sınırlandıran saÄŸlıksız bir iliÅŸkidir. Ä°çselleÅŸtirilen bu iliÅŸki biçimi, gelecekteki kötüye kullanılma iliÅŸkilerindeki bağımlılığın temellerinden birini oluÅŸturacaktır.

Babayla iliÅŸki

Her çocuk babasını olumlu anlamda güçlü biri olarak görmek ve o ÅŸekilde özdeÅŸim yapmak gereksinimi içindedir. Oysa ÅŸiddet uygulayan baba, çocuÄŸun dünyasında güven ve sevgi kaynağı deÄŸil; korku kaynağı, öfke kaynağı, tutarsız, güvenilmez biri haline gelir. Anneye destek olan deÄŸil, onu aÅŸağılayan, hor gören biridir. Çocuk için bir diÄŸer güçlük, ÅŸiddet uygulayan baba imgesi ile ailenin bakımını üstlenen, çocuÄŸa sevgi duyan baba imgesi arasındaki gidiÅŸ geliÅŸlere, deÄŸiÅŸimlere uyum saÄŸlama güçlüÄŸüdür.

ÖzdeÅŸim

ÇocuÄŸun en önemli özdeÅŸim nesneleri anne ve babadır. ÖzdeÅŸim nesneleri arasındaki iliÅŸki biçimi kurban-saldırgan iliÅŸkisi olduÄŸunda, çocuÄŸun özdeÅŸim süreçleri çok zorlaşır. Bu durumu, kızlar anneyle özdeÅŸim yaparak kurbana, erkek çocuklar ise babayla özdeÅŸim yaparak saldırgana dönüÅŸür ÅŸeklinde açıklamaya çalışmak yetersiz olacaktır. Çünkü kız çocuk içselleÅŸtirilen saldırganlıktan payını alır. Aynı ÅŸekilde, oÄŸlan çocuk karşı çıkamamanın, çaresizliÄŸin, kurban haline gelmenin içselleÅŸtirilmesinden payını alır. Saldırganlığın ve kurban olmanın, ÅŸamar oÄŸlanına dönmenin  çok çeÅŸitli görünümleri vardır. ÖrneÄŸin, babasının saldırganlığıyla özdeÅŸim yapan bir çocuk düÅŸünelim. Okulda yıkıcı davranışlarda bulunabilir, ÅŸiddete baÅŸvurabilir.

Çünkü öfkenin kontrolsüzce boÅŸalımı ile iç içe yaÅŸamaktadır. Bu çocuklar genellikle aynı zamanda çevrenin öfkesini çeken ve kötü muameleye maruz kalan çocuklardır. Kendileri de bir bakıma ÅŸamar oÄŸlanına dönerler. Ä°ÅŸlemedikleri suçlar onların üzerine kalır, daha büyük çocuklardan dayak yerler vb. Bu kısır döngüden kendilerini bir türlü kurtaramazlar. Evde eÅŸini döven erkeklerin çoÄŸu, sanılanın aksine dışarıda çok uyumlu, anlayışlı görünür.

Bu görünüme biraz daha yakından bakıldığında, öfkelerini, hatta istek ve gereksinimlerini uygun ÅŸekilde dile getiremedikleri, çoÄŸu kez dışarıda haklarını savunamadıkları görülür. Bu bireyler, evde saldırgan bir tutum sergiledikleri halde, dışarıda yineleyici biçimde, kendi yaÅŸamını istediÄŸi gibi yönetemeyen edilgin kurbanlar durumuna düÅŸerler.



Web Sitlerimiz: Antalya Terapi Psikiyatri | Antalya Cinsel Terapi | Neo Rezonans Antalya | Sevilay Zorlu