drsevilayzorlu@gmail.com
TEL : 0242 316 98 99
Cetad Antalya Bölge Temsilcisi
BEDENSEL HASTALIKLAR
AÄžRI FÄ°ZÄ°KSEL MÄ° YA DA PSÄ°KOLOJÄ°K MÄ°?

AÄžRI BOZUKLUÄžU; Bedende bir ya da daha fazla yerde aÄŸrının varlığı ve buna odaklanma ile karakterizedir. AÄŸrı, bedensel belirtilerden beklenenden daha yoÄŸun­dur. Åžiddeti gün içinde ve yapılan aktivite ile deÄŸiÅŸmez, tedaviye yanıt kötüdür, stres etkenleri ile iliÅŸkili olma­sına karşın hastalar psikolojik açıklamalardan hoÅŸ­lanmazlar. AÄŸrıyı kanıtlamaya çalışma hastanın temel uÄŸraşı olur abartılı aÄŸrı davranışları görülebilir.

 

Hekim hastanın ağrısının uygunsuz ya da beklenenden daha fazla olduğunu yargılamamalıdır.

Her yaşta başlayabilir. Cinsiyet oranı bilinmemektedir.

AÄžRI; fiziksel olduÄŸu kadar ruhsal bir yaÅŸantıdır. Beden hasarını iÅŸaret eden öznel bir deneyimdir. Sinir hücrelerinde ne olduÄŸunu deÄŸil kiÅŸinin ne hissettiÄŸini anlatır.ACI ; ağırlıklı olarak fiziksel anlam taşır.

AÄŸrı algılanması duygular ve içinde yaÅŸanılan durumlarla deÄŸiÅŸir.

ÖrneÄŸin sıkıntı durumları anksiyete (kaygı) pasif ve kaçamayacak durumda olmak aÄŸrı ÅŸiddetini artırabilirken, önemli bir spor karşılaÅŸması ÅŸiddetlibir kavga ya da savaÅŸ gibi aşırı uyarılma durumları aÄŸrı duyarlılığını azaltabilmektedir.

Duygularını tanımama, düÅŸ gücünün olmaması ve içe yönelik düÅŸünme ile tanım­lanan aleksitimi de aÄŸrı hastalarında sık olarak görül­mektedir

AÄžRI VE PSÄ°KÄ°YATRÄ°K BOZUKLUKLAR

Bazı aÄŸrı hastaları birincil tanıları psikiyatrik bir hastalık olmasına karşın, hastalıklarının doÄŸası gereÄŸi psikiyatri dışı kliniklere gitmeyi tercih etmekte, tetkik­ler yapılması ve izlenme beklentileri ile kardivoloji, nöroloji, gastroenteroloji, algoloji gibi kliniklere ya da saÄŸ­lık ocaklarına baÅŸvurabilmektedir.

Ankara da yapılmış olan Dünya SaÄŸlık Örgütü nün uluslararası bir çalışma­sında, ülkemizdeki temel saÄŸlık hizmetlerinde ruhsal sorunlar araÅŸtırılmış ve saÄŸlık ocağına baÅŸvuran hasta­lar içinde ;

  • kronik bedensel hastalığı olmayanların %27,1 inde psikiyatrik tanı saptanırken,
  • kronik beden­sel hastalığı olanların %40,4 ünde ruhsal hastalık sap­tanmıştır

AÄžRININ BÄ°R BELÄ°RTÄ° OLDUÄžU RUHSAL BOZUKLUKLAR

Somatoform bozukluklar

  • Somatizasyon bozukluÄŸu
  • Hipokondriyazis
  • Konversiyon bozukluÄŸu
  • AÄŸrı bozukluÄŸu

Anksiyete bozuklukları

  • Panik bozukluÄŸu
  • Yaygın anksiyete bozukluÄŸu

Hezeyanlı  bozukluk

  • Somatik tip

cınsel ağrı bozuklukları

  • Dispareni
  • Vajinismus

Uyum bozukluÄŸu (fiziksel belirtilerle giden)

AĞRI ve DEPRESYON BİRLİKTELİĞİ

ANKSİYETE kaygı;yeni başlayan ağrıda

DEPRESYON ; uzun süreli aÄŸrılarda en sık görülen ruhsal belirtidir.

AÄžRI-DEPRESYON birlikteliÄŸini anlamamızda aÄŸrının üç boyutu yani algısal, duygusal ve biliÅŸselboyutları önemlidir.

Nöronlardaki kalıcı deÄŸiÅŸiklik ancak bu kanallara müdahale ile deÄŸiÅŸtirilebilecektir.Bu da bize hastaların tedavisini düzenleme de biyopsikososyal model içinde ki yaklaşımların nekadar önemli olduÄŸunu vurgulamaktadır.

AÄŸrılı uyaranla depresyon yanıtını öÄŸrenen bir hasta da depresyonun düzelmesi yalnızca aÄŸrının giderilmesi ile mümkün deÄŸildir. Algısal boyutun yanı sıra duygudurumuve biliÅŸsel deÄŸerlendirmeleri ele almak gerekmektedir.

DEPRESYON Ä°LAÇLARIhem kronik aÄŸrıda hem de depresyonda etkilidir. Kronik aÄŸrı ile depresyonun biyolojik zemininde nöronal iletim aracıları ortaktır.

FÄ°BROMÄ°YALJÄ°, ROMATÄ°ZMAL HASTALIK, YARALANMA, KANSER aÄŸrısı gibi farklı nedenlerle psikiyatristlere baÅŸvuran hastalarda tanıya göre ruhsal sorunlar da çok farklılıklar göstermektedir.

AÄžRI KISIR DÖNGÜSÜ

Uzun süren aÄŸrılarla baÅŸ etmeye çalışan,günlük yaÅŸamı, iÅŸleri aksayan kiÅŸiler de zamanla kalıcı davranış deÄŸiÅŸiklikleri de oluÅŸabilmektedir.

Uzun süre aÄŸrı çeken kiÅŸiler tartışmacı,öfkeli,sorumluluktan kaçan sürekli yakınan  biri haline gelebilmektedir.

AÄŸrısı ile etkin ÅŸekilde baÅŸa çıkamayan hastalar da hemen hemen kaçınılmaz biçimde ANKSÄ°YETE ve DEPRESYONizlenmektedir .

Anksiyete ve depresyon ise aÄŸrı algısını artırıp gerekli egzersizleri yapma tedaviye uyum gibi olumlu baÅŸa çıkma düzeneklerini bozarak hastayı kısır döngüye sokabilmektedir.

Bazen aÄŸrı ilk nedeninden bağımsız olarak sembolik bir anlam da kazanmaktadır. Önce fiziksel belirti aracılığı ile iletiÅŸim, bu gerçekleÅŸemeyince yardım çaÄŸrısı ve son olarak da reddedilen yardım isteÄŸinin belirtisi olarak aÄŸrı biçimin­de açıklanmaktadır.

AÄžRI BOZUKLUKLARI Ä°ÇÄ°N RÄ°SKLÄ° HASTALAR

Risk faktörleri:

  • Depresyon geçirmiÅŸ olmak
  • YaÅŸamla baÅŸa çıkmada güçlükleri olan
  • Sosyal destekleri olmaması.
  • Bazen aile üyeleri de farkın da olmadan olumsuz ya da kötü uyumlu baÅŸa çıkma davranışlarını teÅŸvik edebilirler.
  • ÖrneÄŸin hasta aÄŸrısı nedeniyle inledikçe ilgi ve ÅŸefkat gösterip onun daha önceden reddettikleri isteklerini yaparken hasta ayaÄŸa kalkıp iÅŸlerini yapar hale gelince ona yardım etmeyi bırakıp onu unutabilir ya da tüm iÅŸleri hastaya bırakma gibi davranışlar gösterebilirler.
  • AraÅŸtırmalarda çok fazla olumsuz düÅŸünceleri olan, ça­resizlik ve yetersizlik duyguları içindeki hastaların daha ÅŸiddetli aÄŸrı hissettikleri tersine düÅŸük aÄŸrı bildiren kiÅŸilerin daha etkin ve daha az endiÅŸeli oldukları bildirilmektedir
  • Çocukluk döneminde anne-babadan ayrı kalma, hastaneye yatış, fiziksel istismar

PSÄ°KOSOSYAL ETMENLER

AÄŸrının algılanması ve aÄŸrı yakınması sosyokültürel et­kenlerle de deÄŸiÅŸebilmektedir. AÄŸrının kabul gördüÄŸü toplumlarda, kiÅŸiye ailede ve iÅŸte aÄŸrı ile ayrıcalık saÄŸ­landığında ya da sosyal yapı aÄŸrı ile iletiÅŸime onay verdiÄŸinde aÄŸrının algılanması ve aÄŸrı yakınmaları artmak­tadır.

NÖROTÄ°K AÄžRI DAVRANIÅžI

AÄŸrı ile ilgili patolojik ruhsal düzenekler hipokondri ile konversiyon-somatizasyon uçları arasında yer almak­tadır.

HÄ°POKONDRÄ°YAZÄ°S grubundaki hastalarda, patoloji ile aşırı ilgilenme, belirti açıklamalarını yeterli ve ikna edi­ci bulmama, her türlü bedensel algıile çok fazla meÅŸ­gul olup araÅŸtırma biçiminde davranışlar izlenir.

Hasta­ların kendi endiÅŸelerinin fazlalığı konusunda iç görü eÄŸilimleri olmasına karşın, aÄŸrının ruhsal durumla baÄŸ­lantısını ÅŸiddetle inkar ettikleri izlenir.

Belirtileri rahat­lıkla tartışır, ancak yaÅŸamlarının ayrıntılarını aynı rahat­lıkla konuÅŸamayabilir ve genellikle de yaÅŸamlarında her ÅŸeyin yolunda olduÄŸunu söylerler.

Sorumlulukla­rından uzaklaÅŸabilir, baÅŸkalarına bağımlı hale gelebilir­ler. Bu konuda psikodinamik bakış açısından, kendini cezalandırarak suçluluk duygusunu azaltma motivas­yonundan söz edilmektedir.

Yine bu kiÅŸilerde çevrele­rine ve özellikle de kendilerine bakan kiÅŸilere karşı öf­ke, yakınma ve güven verici/yatıştırıcı davranışlara ya­nıt vermeme gibi davranışlar izlenebilir.

KONVERSÄ°YON grubundaki hastalar ise aÄŸrıdan yakınır, fakat bu konu ile aşırı ilgilendiklerini inkar ederler. Ruhsal sorunlarını konuÅŸabilir ama baÄŸlantıyı görmek­te güçlük çekerler.

Ender olarak sadece bir tipin belirgin olduğu hastalar olsa da, genellikle her iki davranış modelinin birlikte izlendiği bildirilmektedir

DEPRESÄ°F BOZUKLUKLAR

Depresyon ve kronik aÄŸrı arasında iki yönlü bir iliÅŸki vardır, uzun süren aÄŸrı depresyona yol açabilir ya da depresyonu olan hastalar aÄŸrı yakınması ile baÅŸvurabilir.

Depresyonun tanınması her zaman kolay olmayabi­lir. Belirtiler soyut olduÄŸu için bazı hastalara zayıflık, yetersizlik ya da tembellik gibi gelebilir, bedensel belir­tilerle kederlerini, yaÅŸamdan tat almadıklarını anlat­maya çalışabilirler.

Depresyon hastaları baÅŸ aÄŸrısı, sırt aÄŸrısı, mide sorunları ya da karın bölgesinde hissettik­leri kramplarla baÅŸvurabilir.

Alkol, madde ve analjezik (aÄŸrı kesici)maddelerin kötüye kullanımı altta yatan depresyonu gizleyebilir.

Araştırmalarda, kronik ağrılı hastalarda %20-80 gibi değişen oranlarda depresif belirtilere rastlanmaktadır.

ANKSÄ°YETE (KAYGI) BOZUKLUKLARI

Anksiyete aÄŸrı algısını artırır ve aÄŸrı da anksiyeteye ne­den olur. AÄŸrısı olan hastaların %30 unda panik bozuk­luÄŸu, yaygın anksiyete bozukluÄŸu görülebilir. AÄŸrı teda­vi edildiÄŸinde ise hem anksiyete hem de aÄŸrı yakın­ması azalır.

Bir araÅŸtırmada aÄŸrının da içlerinde olduÄŸu somatik belirtileri olan yaygın anksiyete bozukluÄŸu hastalarında 18 yaÅŸ öncesi cinsel tacizin %25 gibi yük­sek bir oranda olduÄŸu görülmüÅŸtür

SOMATOFORM BOZUKLUKLAR

Daha çok psikiyatri dışı kliniklere baÅŸvuran ve ruhsal yakınmalarını bedensel bir sorun gibi anlatan somato­form bozukluÄŸu hastalarının ayırıcı tanısı kolay deÄŸildir. Bir bedensel hastalıkla birlikte bulunması, ayırıcı tanıyı daha da zorlaÅŸtırır. Bedensel sorunun derecesi ile kiÅŸi­min tepkisinin ağırlığı arasındaki farkı ayırt etmek de güçtür.

Somatizasyon bozukluÄŸunda hastalar psikiyatri dışı kliniklere baÅŸvurur, psikiyatri hekimine sevk edilseler de gelmez ya da iÅŸbirliÄŸine istekli olmazlar. Farklı saÄŸ­lık kurumlarını deneyerek çok sayıda tetkik yaptırabilir, daha önceki tetkikleri gizleyebilirler.

HÄ°POKONDRÄ°YAZÄ°S

Bu hastalarda aÄŸrı, bazen temel yakınma olarak kar­ÅŸÄ±mıza çıkmaktadır.

KONVERSÄ°YON BOZUKLUÄžU

Burada kalp, göÄŸüs, kol aÄŸrısı gibi yakınmalar ana ya­kınma olabilir. Konversiyon bozukluÄŸunda da aÄŸrı bo­zukluÄŸunda olduÄŸu gibi çocuklukta stres verici yaÅŸam olaylarının daha fazla olduÄŸunu gösteren çalışmalar vardır

KİŞİLİK BOZUKLUKLARI

AÄŸrı bozukluklarına eÅŸlik eden kiÅŸilik bozuklukları da araÅŸtırılmıştır; A kümesi kiÅŸilik bozuklukları aÄŸrı grubunda daha yüksek düzeyde izlenmiÅŸtir.

Kronik AÄŸri BozukluÄŸununtedavisi

Kronik aÄŸrı bozukluÄŸu, etkin tedavisi güç olan bir ra­hatsızlıktır. Neden ve etki farklılıkları hem seçilecek tedavi yöntemlerini hem de tedavi süresini etkiler. KiÅŸiye özel tedavi programları oluÅŸtururken birçok etme­ni dikkate almak gerekir.

Birden fazla disipline ait profesyonelin birlikte çalıştığı ekipler, farklı tedavilerin hastanın ihtiyaçlarına göre düzenlenip "kiÅŸiye özel" bir tedavi paketinin hazırlan­masında çok yararlı olmaktadır. Psikiyatristin ekipteki rolü iki ana kanalda iÅŸleyebilir.

Birincil tanı psikiyatrik olma­sa da uzun süre aÄŸrı çeken kiÅŸilerde psikiyatrik bozuk­luklar tabloya eklenebilmektedir. Psikiyatri hekiminin diÄŸer görevi aÄŸrılı hastalıklara eÅŸlik eden ruhsal sorunları tanıyıp (depresyon, anksiyete bozukluÄŸu, vb.) teda­vilerini düzenlemesi ve hastaları izlemesidir.

 Bu konu­da hastaya özel bir tedavi programı oluÅŸturulmalı ve biyolojik geri bildirim (biofeedback), gevÅŸeme, hipnoz gibi psikolojik yöntemler,uygulanmalıdır.

AÄŸrı tedavisinde basamaklı tedavi benimsenmiÅŸtir. Doku hasarına baÄŸlı durumlarda ilk tedavi seçeneÄŸi aÄŸrı kesici ilaçlardır. Kronik aÄŸrı bozukluÄŸunda ise mümkün olduÄŸunca daha fazla aktiviteye önem veril­meli ve buna karşın daha az aÄŸrı kesici ilaç kullanılma­lıdır.

 

Uzm.Dr. Sevilay ZORLU

Psikiyatrist & Psikoterapist

www.antalyaterapipsikiyatri.com

www.antalyacinselterapi.com

ÅžirinyalıMh. Ä°smet GökÅŸen Cad.

1528 S. Åžahbaz Apt. K:2 D:5

Tel: 0 (242) 316 98 99

facebook.com/antalyaterapipsikiyatri

https://twitter.com/DrSevilayZorlu



Web Sitlerimiz: Antalya Terapi Psikiyatri | Antalya Cinsel Terapi | Neo Rezonans Antalya | Sevilay Zorlu